بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَلَقَدْ مَنَنَّا عَلَىٰ مُوسَىٰ وَهَٰرُونَ ١١٤

Andolsun ki; Musa ve Harun'a da lutuf da bulunmuştuk.

– İbni Kesir

وَنَجَّيْنَٰهُمَا وَقَوْمَهُمَا مِنَ ٱلْكَرْبِ ٱلْعَظِيمِ ١١٥

O ikisini de, kavimlerini de büyük bir sıkıntıdan kurtarmıştık.

– İbni Kesir

وَنَصَرْنَٰهُمْ فَكَانُواْ هُمُ ٱلْغَٰلِبِينَ ١١٦

Onlara yardım etmiştik de galibler onlar oldu.

– İbni Kesir

وَءَاتَيْنَٰهُمَا ٱلْكِتَٰبَ ٱلْمُسْتَبِينَ ١١٧

Her ikisine de apaçık anlaşılan kitab vermiştik.

– İbni Kesir

وَهَدَيْنَٰهُمَا ٱلصِّرَٰطَ ٱلْمُسْتَقِيمَ ١١٨

Ve onları doğru yola hidayet etmiştik.

– İbni Kesir

وَتَرَكْنَا عَلَيْهِمَا فِى ٱلْءَاخِرِينَ ١١٩

Sonrakiler arasında; ikisini de bıraktık.

– İbni Kesir

سَلَٰمٌ عَلَىٰ مُوسَىٰ وَهَٰرُونَ ١٢٠

Musa ve Harun'a selam olsun.

– İbni Kesir

إِنَّا كَذَٰلِكَ نَجْزِى ٱلْمُحْسِنِينَ ١٢١

Muhakkak ki Biz, ihsan edenleri böyle mükafatlandırırız.

– İbni Kesir

إِنَّهُمَا مِنْ عِبَادِنَا ٱلْمُؤْمِنِينَ ١٢٢

Doğrusu o ikisi de, mü'min kullarımızdandı.

– İbni Kesir

وَإِنَّ إِلْيَاسَ لَمِنَ ٱلْمُرْسَلِينَ ١٢٣

Muhakkak ki İlyas da peygamberlerdendi.

– İbni Kesir

إِذْ قَالَ لِقَوْمِهِۦٓ أَلَا تَتَّقُونَ ١٢٤

Hani kavmine demişti ki: Siz, hiç korkmaz mısınız?

– İbni Kesir

AYARLAR
Okuyucu